Birkan Sokullu, Esra Bilgiç ve Sanat Üzerine Sohbetler

Birkan Sokullu ile Röportaj
Filmdeki karakteriniz Güney nasıl biri? Bir de sizin gözünüzden tanısak…
Güney, bir iş insanı. Centilmen, eğitimli ve varlıklı biri. Her şeye sahip diyebiliriz ancak büyük bir adrenalin tutkusu var, bu tutku da onu beklenmedik bir yere çekiyor. Alin’le bir geçmişi var ve aslında ve onunla tekrar bir araya gelebilmenin farklı bir yolunu buluyor diyelim. Adrenalin tutkusu ve Alin’le olan geçmişi onu sanat hırsızlığına yönlendiriyor.
Esra Bilgiç ile Röportaj
Filmdeki karakterinizle bağlantınızı nasıl kuruyorsunuz? Onun hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Alin hedef odaklı bir kız. Arzu ettiği neticeyi elde etmek için varını yoğunu ortaya serer. Sezgileri güçlü, kendisine güveni tam ama temkinli. Bir şeye karar verene kadar onu en ince ayrıntısına kadar düşünüp öyle hareket ediyor. Şüphe, zekanın en sivri noktasıdır derler ya, doğru kabul ettiği ne varsa söz konusu Güney olduğunda her bildiği doğruyu yeniden şüphe süzgecinden geçiriyor. Benim Alin’in davranışlarını anlamak için kurduğum bir şüphe köprüsü var. Bu aramızdaki bağlantı köprüsü gibi düşünebiliriz. Alin bir olayın öznesi olduğu zaman Esra, önce o şüphe köprüsünden yürüyor.
Kısa Kısa
- Sanatta hangi dönem? Ekspresyonizm, Dışavurumculuk
- En sevdiğiniz ressam: Fikret Mualla
- En etkilendiğiniz müze: Hermitage Müzesi
- En sevdiğiniz dans türü: Tango
- Aşk mı, etik değerler mi? Aşk
- İstanbul mu, Prag mı? Tatil için Prag, yaşamak için İstanbul